( sevgililer günü ve dünya öykü günü için)
14 Şubat Dünya Öykü Günü. Bütün dünyanın öyküleri toplanmışlar, bütün dünyanın aşklarını anlatıyorlar bu gün. Sevgililer gününde bir sürü aşk öyküsü anlatılıyor, yaşanıyor veya hatırlanıyor. En güzel aşklar öykülerde yaşanır diyor birileri. İnsanlar gerçekten bu aşkları yaşamasa nasıl yazılacak bu öyküler diyor başkaları
Öyküler aşklara karışmış, aşklar öykülere...
14 Şubat hem Sevgililer Günü hem de
Dünya Öykü Günü… Öykü güzelliğinde aşklar,
Aşkın karmaşasındaki öyküler. Uzunlu, kısalı, acılı, mutlu, mutsuz…
Aslında herkesin bu gök kubbenin
altında kendine ait bir aşk öyküsü var. Dünyadaki bütün yazılmış aşk öykülerine
kafa tutan, hiçbirisine benzemeyecek kadar biricik, aynı zamanda da bütün
anlatılanlarla neredeyse aynı olacak kadar sıradan...
Okuduğumuz aşk öyküleri, duyduklarımız
ve en önemlisi hayallerimiz… Hepimiz hayallerimizdeki aşkı, yaşadığımız gerçek
dünyaya giydirmeye çalışırız. Sanki aklımızdaki öyküdür peşinden gittiğimiz
benzese de benzemese de. Aşk, bir öykü gibi başlar, bir öykü gibi gelişir. Karmaşık,
sürprizli ve bir öyküde olması gereken karşıtlıklarla dolu ve sonra…
Bazı çiftlerin öyküleri bitiverir aniden.
Peşinden gittikleri, düşledikleri aşklar ile yaşadıkları o kadar farklıdır ki…
Hayaller ve gerçekler birbirlerini gördüklerinde şaşkınlıktan donakalırlar. Aşk
hemen çeker gider oralardan ve öykü biter hemencecik. Aşkın kısacık öyküleridir
bunlar.
Bazı çiftlerin öyküsü yarım
yamalak kalır. Noktası yoktur.. Hep yeniden başlayacak, devam ediverecek gibi,
ama bir türlü süregitmeyen, tıkanmış ama asla bitmeyen… Okumaktan yorulduğunuz
ama bir türlü elinizden atamadığınız öykü kitapları gibi. İşte bu kadınlar ve
bu erkekler yüzlerinde bir türlü bitiremedikleri hüzünlü bir aşk öyküsü ile dolaşırlar
hep.
Bir de mutlu aşk öyküleri vardır
hiç bitmeyen, akıp gidiveren, pürüzsüz, kolay ve mutlu sonlarla taçlandırılmış.
Birbirleri için yaratılmış bu çiftler
hayallerindeki aşkı bulmuşlardır işte. Hayalleri ve gerçekleri zaman içinde gittikçe
daha da çok benzeşerek uzun bir yolculuğa çıkmışlardır birlikte. Pırıl pırıl
gülen yüzler, kahkahası bol konuşmalar, sonu gelmeyecekmiş gibi fısıldamalar ve
hep aşk… Uzun bir aşk romanı gibi mutlu sonla biten.
.
14 Şubat Sevgililer Gününde bütün
sevgililerin öyküsü bir yerlere yazılıyor: Kâğıtlara, kitaplara, sokaklara,
kadere, rüzgarlara… Etraftaki gördüğümüz görmediğimiz her yere… Etrafta dolaşan
herkesin yüzünde bir aşk öyküsü var hüzünlü, neşeli veya yarım kalmış. Hatta bazı
yüzlere daha da dikkatli bakınca geleceğe asılı kalmış hiç kıpırdamayan neredeyse
katılaşmış aşk öykülerini bile görebilirsiniz.
Öyküler gerçeğin kendisi değildir,
içinde her zaman bir büyücünün kattığı
bir şeyler var ve biraz da okuyucunun hayal gücü. Aynen aşk gibi. Aşk da gerçek değildir,
hayatın büyüsü karışmıştır içine ve biraz da hayal gücü. Düş gibi bir şey işte!
Öykü ve aşk birbirlerine bu nedenlerle
çok benzediklerinden Dünya Öykü Gününün ve Sevgililer Gününün aynı gün içinde kutlanmaları
tesadüf olamayacak kadar uygun bir buluşmadır diye düşünüyorum.
14 şubat Sevgililer Günü ve Dünya Öykü Günü kutlu olsun…
Hayatlarımızdan öykü ve aşk hiç eksik olmasın…
Feride
Cihan Göktan