Tuhaf Bir Gün
İlginç bir sabahtı. 6 Ağustos 2021. Kayda geçsin. Saat 8,00. Gökyüzü yırtılmış da yırtıktan tuhaf bir renk dışarıya sızıyormuş gibi. Turuncu. Evet evet tuhaf bir parlaklık da var. Turuncu bir parlaklık ve sessizlik. Yürürken hissettiğim bunlar. Sessizlik de bir tuhaf. Sanki sesler içe kaçmış gibi. Kulak kabartınca yaprak hışırtılarını filan duyuyorsunuz da sanki derinlerden geliyor. Araba sesleri filan da erimiş gibi. Biraz yürüdükten ve yönümü değiştirdikten sonra güneşi gördüm. Bugüne kadar hiç görmediğim bir şekilde.🌞 Siluet gibi. İsli puslu. Gri ile örtülmüş turuncu bir hale. Çok ama çok tuhaf.😨 Yangının isi dedi yoldan geçen biri. Dile kolay bir haftadan beri dağ taş yanıyor, dumanı gökyüzünü kaplamıştır. Olabilir. Haklı adam.Hayat aynen devam ediyordu. Sadece gökyüzü mavi değil. Böyle yürürken yürürken bugünkü haberleri de henüz bilmiyorken 😥karşıdan acele acele gelen bir arkadaşımı gördüm. Yarın Ağrı Dağı tırmanışına gidiyormuş. Çok heyecanlı. Peki mutlu musun dedim? Mecburum dedi. Mutlu olmak görevim. Her şeye rağmen. Şu yangın olaylarından dolayı kaç gündür üzüntümden elim ayağım titriyor ama ben yine de mutluyum bunu asla yitirmek istemem, dedi. O kelime o an bana da geçti. Kendimi daha iyi hissettim.🌞
Şimdi akşam üstü. Aynı gün. Hava
sabahki gibi puslu. Tuhaf bir grilik var. Kafede oturmuş bira içiyorum. Yanımdaki
masada bir adam bir kadın var. İkisi de yaşlı. Adam kadının yüzüne iyice
yaklaşmış ve aşkla bakıyor.💖 Gülümseyerek başımı denize doğru döndürüyorum.
Yağmur da yağacak gibi
duruyor. Meteoroloji yağmur yok dedi ama nerden bilecek ki? 6 Ağustos 2021 tuhaf bir gündü. 6 Ağustos
1945 de öyleymiş. Hiroşima’ya bomba atılan o kara gün.😥
6 Ağustoslara rağmen hayat
devam ediyor. Gençler öpüşecek. Bebekler bas bas bağıracak. Yaşlı bir adam
aşkla yaşlı bir kadının gözlerinin içine bakacak.
Yarın 7 Ağustos 2021.
Bakalım neler olacak? Ancak arkadaşımın dediği gibi umutlu olmaya devam
etmeliyiz. Esas böyle zamanlarda mutlu olmak görev gibi…
Feride
Cihan Göktan
6 Ağustos 2021
Bir avuç kül oluverdim
Külüm havaya savruldu.
Nazım Hikmet Hiroşima’da yananlar için
yazmış.