Bir karikatür / Bir gözyaşı
Dr. Barış Baklan'ın çizip hazırladığı Gaga Mizah
dergisinin bir karakteri olan Fe-ci Karga balonuna bu sefer, bir doktor bir doktora gel
beraber dayak yiyelim ölmez sağ kalırsak gider hasta bakarız demiş, diye yazdım. Genç hekim arkadaşlarımdan
biri instagram hesabıma yorum
olarak, şakası bile kötü, çok saçma diye
yazmış. Anladım ki çok kırılmış ve üzülmüş bütün bu olup bitenler için. Bu
konuya mizah yolu ile vurgu yapılmasını kaldıramayacak şekilde incinmiş. Öyle
değil midir? Çok değer verdiğiniz bir
kişi veya bir durum için yapılmış onun değerini zedeleyen söylemler incitir insanı. Siz de o değerin içindesinizdir çünkü. Bütün bunları düşünerek ve bu kızgınlığına hak vererek ona cevap
olarak söyle yazdım: Farkındalığı arttırmak için yazdım böyle.
Mizah yolu ile utandırmak için.(bu konuda o kadar çok karikatür var ki) Üstelik saçma değil. Her gün olan bir şey. Bir gerçek. Doktorlar
hastaları için uğraşırken ne yazık ki onlardan
tekme tokat yiyorlar hatta canları ile ödüyorlar, dedim.
-Hocam,
halkımız çok cahil. Böyle bir karikatür yazısını anlamaz onlar. Daha çok dayak
yiyeceğiz bu gidişle, diye cevap yazmış bana.
Halkımız
cahil… Bu laf pelesenk olmuş dilimize. E peki
bu sağlıkçılara şiddet, bu acil servis
terörü, neredeyse her gün bir
doktora, bir hemşireye darp, neden eskiden mesela 20 sene önce yoktu? Doğu'nun en ücra yerlerinde çalıştık. Hep
saygılı, doktorunu seven, yere göğe koymayan bir halkımız vardı. O zaman çok mu okumuştu da sonra cahil oldu
bu halk. Hayır hiç öyle şey olur mu? Faktör sadece cehalet değil. Bir mesleğin
itibarsızlaştırılması. Şimdi şunu söyleyecekler: Ne yani bulunmaz Hint kumaşı mısınız?
Kendinizi ne sanıyorsunuz? Ne farkınız var diğer kamu görevlilerinden? "Doktor efendi, doktor efendi devri bitmiştir”
“Mecburi hizmete gidenleri ağaca
bağlayın kaçmasınlar.” Bütün bunları
duyar gibiyim, hepsini tek tek duydum da zaten. Hatta
Kenan Evren'in askerden daha
fazla para alıyorlar diyerek sağlık yasasını dondurduğunu herkes biliyor. Hah, işte şimdi böyle olur. Kavga, kıyamet, tekme, tokat. Yakında doktor
bulamayacak kimse. O zaman artık
gazeteci Nil Hanım düşünür ki bu mesleğin sahipleri öyle aşağılanıp değersizleştirilemez. Mesela bu ülke insanları sadece yarım saat sağlık
hizmetlerinden mahrum kalsa ne olur? Sadece yarım saat hatta bunu 15 dakikaya da
çekebilirsiniz? Bir kalp krizi, bir damar yaralanması,bir şeker koması
(saymakla bitmez). Hayat ve ölüm
arasındaki saniyelerde olup biter. İşte bir sağlık çalışanı, doktorlar ve hemşireler, bu saniyeler ve dakikalar arasında sizin
yanınızdaki insanlardır. Hayatınız ve ölümünüz arasında sizi hayata döndürmek için yanınızda olan insanlardır. Başka hiçbir meslek
dalı anlara sıkıştırılamaz hizmet için. Bu işi yapmak için bir kere çok
çalışkan olmak, çok azimli olmak ve daha da önemlisi çok insan sevgisi gerekir.
Başka türlü olmaz. Bir ülkenin emekli
doktoru emekli bir bürokratın aldığının üçte birinden bile az alıyorsa zaten orada durup düşüneceksin. Bir emekli doktorun
aldığı maaşa kimse inanmıyor bu ülkede. (bu konuda veri topluyorum ayrıca yazacağım bu inanılmaz rakamları) İşte itibarsızlaştırma ve aşağılamanın objektif
kriterleri bunlar… E sonra tabii ki
önüne gelen konuşur,hakaret eder, mesela gazeteci Nil Hanım’a kadar gelir bir
doktor aleyhinde konuşmak. Bu uzun
süredir devam eden bir değersizleştirme politikası. Sonuçlarını hep birlikte göreceğiz zaten görmeye de başladık. Oysa
bu ülke bizim ve sağlıklı bir topluma ihtiyacımız var. Ne yazık ki geldiğimiz sonuç bu. Bir doktoru dövmekle, hastaya uzanan o
kutsal eli kırmakla asla sağlığımıza kavuşamayız.
Sevgili
doktor arkadaşım, Fe-Ci Karganın
balonunda yazılana tepki gösterirken derin acısını saklayamayan arkadaşım,
haklısın, doktorlar dayak hak etmiyorlar. Bu toplum da eminim bunun fakına
varacak. İnşallah geç olmadan ve büyük bedeller ödemeden olur bu fark ediş.
Sağlıklı
günler diliyorum.
https://www.facebook.com/search/top/?q=gagamizah%20mizahhttps://www.facebook.com/search/top/?q=gagamizah%20mizah
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder