Feci'nin Blogu

31 Temmuz 2017 Pazartesi

CNN GÜNDEM ÖZEL PROGRAMI ( Şu aşk meselesi üzerine… )

                   CNN  GÜNDEM ÖZEL  PROGRAMI   (  Şu aşk meselesi   üzerine… )




Dün gece yani 30 temmuz 2017 tarihinde CNN Gündem Özel seyrettim yine.  TV de neredeyse başka hiçbir program kalmadığı için CNN Gündem Özel seyretmek iyi geliyor insana. Geç saatlere kadar devam ediyor ve bir gün sonra mesai… Olsun yine de oturup seyrediyorum. (Katılımcılar  Prof. Dr. Mehmet Zihni Sungur ,Yard.Doç. Dr. Mehmet Şakiroğlu , Dr.Gökçen Erdoğan, Dr. Kerem Dündar ve  Gülden Ay) Bu geceki konu, o kadim konu, hiç çözülmemiş, çözülemeyen ve asla çözülemeyecek olan kadın / erkek meselesi.  Hani insan bazen düşünüyor bu konu halledilse sanki her şey halledilecek. Ne Ortadoğu savaşları kalacak ne çevre felaketi, ne Afrika’daki açlık…  Sanki…
Yüz bin defa dinlediğimiz, okuduğumuz,  seyrettiğimiz üstelik de yaşadığımız bu ikili ilişki hakkında sanki ilk defa duyuyor gibi her seferinde yeni baştan bilgileniyoruz. Dinle dinle bir şey olmuyor ama akşamki de güzeldi.  Bunu itiraf etmeliyim. Yani birkaç sıradan hani öyle Ayşe Teyze gibi konuşmaları hesaba katmazsak doyurucu bir sohbetti. (Burada problem Ayşe Teyze meselesi değil.  Mesele oraya entel ve uzman gelip Ayşe Teyze gibi konuşmak!) Bence bir tane gerçek Ayşe teyze getirin o konuşsun daha renkli olabilir.(küçük bir tavsiye)
Neyse konumuza girelim.  Konuşmacılar  erkek beyni kadın beyni diye haklı olarak anatomik ve fizyolojik farklarımızı vurgulasalar da Prof.Dr.Mehmet  Zeki Sungur her insanın beyninde farklı oranlarda erkek ve kadın beyni olduğunu vurguladı da böylece gerçeğe biraz daha yaklaştık.  Bir aşk ilişkisi sadece erkek beyni ve kadın beyninin anatomik ve fizyolojik farklılığına nasıl indirgenir zaten?  Yok, kadın çok konuşurmuş erkek hiç konuşmazmış. Yok, kadın aynı anda birçok işi yapabilirmiş erkekler sadece bir işi.( Ayşe Teyze lafları bunlar)  İki kişinin en yakın olduğu ilişki biçiminden bahsediyoruz, antropolojik, sosyolojik, psikolojik,  genetik, geleneksel ve en önemlisi de çocukluk öğretilerinin ve yaralarının karıştığı. Ayrıca kocaman iki kişilik bir bilinç dışının üzerine inşa edilen bir ilişki biçiminden bahsediyoruz.  Bu kadar çok etken olunca her ilişki kendine özel oluyor haliyle bütün genellemelere inat…
Aşkın ömrü 2yıl 8 ay 25 günmüş…  Bu kadar değişkenin ayrıca anlaşılmazlığın olduğu bu muamma  ilişkinin ömrü 2 yıl 8 ay 25 günmüş. Biraz komik ama olsun yine de tartışmaya renk kattı. Dinleyici olarak pek inanmadık ama sevdik.
Aldatma hakkında da çok şeyler konuşuldu. Bazıları kayda değer bazıları değmez bazıları da çok ilginç. Mesela ben bu olayı yani aldatma meselesini, sadece hayat bu, olabilir diye özetlenebileceğini düşünenlerdenim. Fare deneyleri ile filan açıklanamaz bence.  Tedavisi bile varmış. İşte bakın mesela bunu ilk defa duyuyorum. Çok ilginç. Yard. Doç.Mehmet Şakiroğlu söyledi.  Aldatan taraf karşı tarafa diyet ödüyormuş ilişkiyi rayına oturtmak için.  Mesela bir ev veya bir araba filan. Adı Diyet terapisi.  Bu nedir ya diye not almışım dün gece…  Literatüre filan baktım böyle bir terapi olabilir mi diye. Bulamadım. Hala yanlış anlamış olabileceğimi düşünüyorum. Fırsatçılığı, samimiyetsizliği ve aşk sevgi üzerinden ticaretin adını diyet terapisi koymuşlar. Bilemiyorum şaşırdım kaldım.
Yukarıda aklıma takılanlar ve birazcık da eleştiri var. Ayrıca soru işaretleri var. Genelde keyifli ve eğitici bir sohbetti.  Deniz Bayramoğlu da başarılı bir kolaylaştırıcı.  TV’nin iyice çoraklaştığı bugünlerde bu program için teşekkür etmeliyiz.  
Teşekkürler…
                                                                                                Feride Cihan  Göktan
                                                                                                cigoktan@hotmail.com
                                                                                                                                                  

https://www.cnnturk.com/gundemozel

1 yorum:

  1. Ben de size cok teşekkür ederim..Bu güzel farkındalıklar için...

    YanıtlaSil