CORONA GÜNLÜKLERİ 1
Corona Günleri … Neresinden başlasam bilemedim. Bu kadar
telaşe, bu kadar endişe, bu kadar bir güvensizlik… Ne oluyoruz ya? Gerçekten ne
oluyoruz? Yarın ölecek miyiz? Ölsek sanki daha iyi de solunum sıkıntısı, sevdiklerimizin yoğun bakım ihtiyacı,
hastanelerde yatak bulamama korkusu, toplu ölümler… Kabus gibi. Önümüzdeki hafta ne olacak? Hep beraber kafayı yemeden görebilecek miyiz
ne olacağını… Vallahi bilemiyorum.
Depremler oldu, seller oldu, kuleler yıkıldı. En büyük şehirlerde terör
bir sürü can aldı. Sınırımızda savaşlara tanık olduk. Hiç böylesi olmadı. Bu
korku, bu panik, bu dehşet içinde geçen günler.
Sebep ne? Ancak mikroskopla görebileceğiniz nanometre ile ölçülen yani
bir metrenin milyarda biri olan bir canlı ile karşı karşıyayız. Bütün dünya el
ele verdik metrenin milyarda biri boyutlarında olan gözle göremediğimiz mini
minnacık tabirinin bile çok yetersiz kaldığı bir canlıya karşı saf tutuyoruz.
Bütün dünya omuz omuza. Zenginler fakirler Avrupalılar Asyalılar gençler
yaşlılar,solcular sağcılar heteroseksüeller homoseksüeller güçlüler güçsüzler, bütün ezeli ve ebedi düşman olanlar… Herkes. Hepimiz.
Bu küçücük ötesi şeyin size büyütülmüş
görüntüsünü koyayım da bir bakın kim bu düşman?
Taçlı bir düşman. Korana adı bu nedenle verilmiş. Tacına
bakar mısınız? Dikenli taç. Demek ki bu
mikroskobik dünya canlılarında da taçlı olanlardan korkmak gerekir. Bütün
dünyaya kafa tutan mini minnacık bir kral.
Erkeksen çık karşımıza diyemiyoruz. Çünkü hiç tanımıyoruz daha. Nedir, ne
değildir? Neler yapacak hepsi şu an açık değil. Çin’e gitti. Tamam. Oradan
korkutucu haberler aldık derken İran ve sonra İtalya’ya sonra da diğer Avrupa
ülkelerine uğradı. Görenler ürkmüş vaziyette. Hepsi perişan. Bize de gelecek. Hatta kapımızdan girdi gibi. Ne yapacağız? Bu diğer gördüklerimize
benzemiyor. Savaşlara, depreme, yoksulluğa…Çünkü artık tv ekranında değil. Bu çok yakınımızda. Çok
yakınımızda. Aldığımız nefeste ve hiçbir şey dinlemiyor. Bakalım neler olacak?
Yaşayacağız ve göreceğiz.
Sizlere yaşadıklarımı ve gördüklerimi zaman zaman belki her
gün belki gün aşırı yazmaya karar verdim.
Çünkü olay çok zengin, çok yönlü ve çok ders çıkartıcı. Belki bir
şeyleri birlikte düşünür belki yazdıklarıma itiraz eder
belki doğrularım olur veya yanlışlarım.
Belki sizler de katkıda bulunur bazı şeyleri daha iyi irdeleriz. Tabii ki ne
yaparsak yapalım, ne yazarsak yazalım, bu anlaşılamaz kaotik kocaman dünya ama
küçücük bir virüs karşısında neredeyse çaresiz kalan dünya için bütün
bunlar sadece bir damla. Hatta nanometre
ile ölçülebilecek kadar mini minnacık ötesi küçük bir damla. Belki hemen okunur belki yıllar sonra. Belki
yalnızca ben okurum. Belki başkaları. Olsun. Neden olmasın?
Üstelik tacı da
yok. Olsun. Yine de “CORONA GÜNLÜKLERİ” başlığı ile yazacağım.
Feride Cihan Göktan
Corona'nın bana uğraması Milli Piyangodan iyi bir ikramiye çıkması kadar az olasalıkken; nedendir bilinmez cebimde biletim bireysel olarak daha umutluyken, Corona bana uğramaz demenin dayanılmaz hafifliğini milletçe taşıyoruz.
YanıtlaSilherkes corona'yı bekliyor korkuyla...dehşetle...
YanıtlaSilKalemine sağlık..👍
YanıtlaSil